Cuma, Mart 19

Yarım

Yağmur yok bu sabah... Parlak gökyüzü, ince bir beyazlık yansıtıyor. Öyle ince, öyle narin bu sabah... Ağır ağır yükseliyor gün ve ilk hüzmeleri penceremden içeri sokuluyor. Görüyorum, duyuyorum bu sabah...

İçimdeki deniz duruluyor, çarşaf çarşaf seriliyor, dibindeki çakıl taşları kıyıya vuruyor. Sözlerim, yüreğim susuyor. Dışarıda bir ışık yanıyor, uyuyamanlar uyuyor; uyuyanlar uyanıyor...

Dışarıda çocuklar hala taşlar arasında top oynuyor, hala bakkal ile manav birbirinden para bozduruyor, otobüsler dolu yine ve hala birkaç genç kaldırımlarda oturuyor...

Nasıl olur da kaybolur insan? Nasıl terk eder bu güneşi? Nasıl yürümez, nasıl gülmez?
Anlayamıyorum...

Sessiz ve sakince...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder